Flash

6/recent/ticker-posts

Kılıçtan Kaleme, Atlardan Hüzne: Bir Milletin Kardeşlik Destanı

✍️ Yunus Destebaşı

Coğrafyamız, sadece toprak parçası değil; bir kader, bir tarih, bir yürüyüştür. Ve bu yürüyüşte biz—Türkler, Kürtler, Araplar—aynı toprağın izini süren, aynı göğün altında dua eden kardeş halklarız. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın dile getirdiği o derin sözler, aslında bir hafızayı, bir uyanışı ve bir çağrıyı barındırıyor:

 "Türkler, Kürtler, Araplar ittifak yaptığımızda atlarımızın rüzgarı Çin denizinden Adriyatik'e serin esintiler yaydı…"





Bu sadece şiirsel bir anlatım değil; tarihin gerçekliğidir. Atlarımızın ayak sesleri, geçmişin yankısını taşır. Bu topraklarda ne zaman omuz omuza verdiysek, düşman titredi, mazlum dua etti. Kılıçlarımız gerektiğinde şakırtılarla adaleti tesis etti; ama bizler yalnız savaşmadık—kalem de tuttuk. Kalemle kurduk medeniyetimizi, harflerle çizdik imanımızın ve insanlığımızın haritasını.

Zaman oldu, hilalin gölgesinde birlikte savaştık. Zaman oldu, aynı sofrada aynı ekmeği böldük. Camilerde aynı ezanla saf tuttuk, aynı Kur'an'ın ayetleriyle büyüdük. Ne zaman birliğimizi bozmaya çalıştılar, coğrafya kan ağladı. Ama ne zaman gönüllerimizi birleştirdik, işte o zaman Adriyatik'ten Çin'e esen serinlik barışın ve bereketin adı oldu.

Bugün yeniden o ruha ihtiyaç var. Yeniden omuz omuza, gönül gönüle durmamız gereken bir çağdayız. Çünkü düşman değişir ama hedef değişmez: Bu coğrafyanın huzuru.

Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle:

"Kılıçlarımızı gerektiğinde kınından çıkarıp omuz omuza savaştık, gerektiğinde de kınına koyduk ve kalemlerimizi çıkartıp yeryüzüne, gökyüzüne 'Lâ ilâhe illallah Muhammedün resûlullah' hattını hep beraber kazdık."

Bu hat, yalnızca bir cümle değil; bu bir iman, bir duruş, bir medeniyet beyanıdır. Ve bizler, bu hattın nöbetçisiyiz.

Kimi zaman bir asker gibi cephede, kimi zaman bir âlim gibi kürsüde, kimi zaman bir genç gibi meydanlarda, kimi zaman bir anne gibi dua mahfillerinde… Ama her zaman birlik içinde, her zaman aynı istikamette…

Bu çağrı bir davettir. Birlik çağrısıdır. Kardeşlik destanının yeniden yazılması için, kalemlerimizi yeniden elimize almanın, safları sıklaştırmanın zamanıdır.

Çünkü biz birlikte güçlüyüz.
Ve bu coğrafya ancak birlikte güzel

Yorum Gönder

0 Yorumlar